17 Haziran 2016

HAYATIN AKIŞINA KISA BİR MOLA: MANİCİ KASRI

Herkese uzun bir aradan sonra merhabalar...

Bizim ilk evlilik yıldönümümüz bu sene Ramazan'a denk geldiği için, biz de bir kaç gün öncesinden bir yere gidelim istedik.

Tesadüfen bir arkadaşımın sayfasında rastladım Manici Kasrı'na...




İnternetten detaylı fotoğraflarına baktım hemen ,Kazdağı eteklerinde muhteşem bir manzaraya sahip, kasrın dekorasyonu ise bana eski zamanları anımsattı... Eşim de beğenince 3-4 Haziran'ımızı orada geçirmeye karar verdik.

Saat 13:00 gibi Kasra vardık, girişte bizi karşılayan görüntü, girer girmez iyi ki buraya gelmişiz diye düşünmeme sebep oldu :)



Çalışanların hepsi çok güleryüzlü kişilerdi. Sadece oda kahvaltı dahil olduğu için, öğlen yemeği için öneri istedik ve merkezdeki Çakır Cafe'de "Manlama" yememizi önerdiler. Otelden çıktıktan sonra yürüme mesafesinde bir yer... Yürürken çevredeki evlere ve kapılarına yapılan resimlere bayıldım :)
Etraf o kadar güzel ki, kendinizi bir filmin içerisinde gibi hissedebilirsiniz, benden söylemesi :)


Dünya tatlısı insanlar tarafından işletilen iki katlı çiçekler içinde tahtadan yapılmış bir cafe , Çakır Cafe :) Manlama; mantı ve gözlemenin karışımıymış, şekli kıymalı gözleme üzeri yoğurt ve sos :) yanında da Karadut Şurubu içmemizi önerdiler, kesinlikle yolunuz buralara düşerse mutlaka tadlarına bakmanızı öneririm.

Merkez de zeytin, zeytin yağı, tarhana, erişte vb. alabileceğiniz minik dükkanlar bulunuyor. Her şey ev yapımı :)

Etrafta biraz dolaştıktan sonra otele geri döndük, bizim odamız vadiye bakan kısımdaydı. Ne yalan söyliyeyim, balkonumun manzarasını buradan ayrılırken yanımda götürmek istedim :)



Oda da klimadan peteklere kadar her şey ressam tarafından boyanmış, giysi dolabının üzerine de resim çizilmişti. Oda da ayrıca kış ayları için şömine de bulunuyor.


Deniz ve havuza girme dönemi Temmuz ortasını bulduğundan bu gidişimizde giremedik, yemekten önce biraz çevreyi dolaşalım dedik, tabi ki ben yine her ayrıntıya hayran oldum :)


Restoran kısmına giderken sarmaşıkla kaplı köprüden geçiliyor.


Bu görüntüler de ortak dinlenme alanından...



Akşam 7 gibi yemek yemek için açık kısmı tercih ettik, yemek tercihimiz Manici Kebap' dan yana oldu. Dondurma kıvamında süzme yoğurt üzerine soslu dilimlenmiş etler. Mmm nefisti, kesinlikle öneriyorum :)

Yemekten sonra klasik müzik eşliğinde çayımızı yudumladık, bol bol temiz hava aldık.

Ertesi sabah balkonumuzun altında horozlar ve tavuklar olduğu için 5:30 gibi gerçekten alarm yerine horoz sesi ile uyandım :) kahvaltı 8 buçukta başlıyor ve açık büfe olarak düşünülmüş.


Kahvaltıdan sonra 12:30 gibi odamızı boşalttık ve tekrar yola koyulduk...
Tatilimiz kısaydı ancak 2 günlüğüne de olsa şehirden uzaklaşmak çok iyi geldi açıkçası...

İnşallah bir sonrakine daha uzun süreliğine geliriz, şimdilik hoşçakal Manici Kasrı :)

Sevgiler...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tasarım:Sawako Kuronuma